Tüm peygamberler tevhid inancını benimsemiş ve insanları bir olan Allah’a (c.c.) inanmaya davet etmişlerdir. Son peygamber Hz. Muhammed (sav) de daha önceki peygamberlere gelen emirleri insanlara hatırlatmıştır. Hz. İbrahim’in (as) dininin devamı olarak insanları doğru yola iletmek ve Hakk’a yöneltmek için çabalamıştır. Kendisinin müşriklerden olmadığını, tek olan Yüce Allah’a inandığını sözleri ve yaşayışıyla ifade etmiş; insanları da Allah’a (c.c.) şirk koşmama hususunda uyarmıştır. Cahiliye döneminde putlara adanarak kesilen kurbanların şirk olduğunu ve kurbanların sadece Allah (c.c.) adına kesilmesi gerektiğini belirtmiştir. Nitekim Resûlullah (sav) bir bayram günü kurban olarak iki koç kesmiş ve onları kıbleye doğru yatırdığında şöyle dua etmiştir: “Ben hanîf (hakka yönelmiş) olarak, yüzümü gökleri ve yeri yaratan (Allah)’a çevirdim ve ben müşriklerden değilim. Şüphesiz benim namazım, kurbanım, hayatım ve ölümüm âlemlerin Rabbi olan Allah içindir. O’nun hiçbir ortağı yoktur. Ben bununla emrolundum ve ben Müslümanların ilkiyim. Allah’ım (bu kurban) sendendir ve Muhammed ile ümmeti tarafından senin (rızan) için sunulmuştur.”
Peygamberlerin tevhid mücadelesine rağmen Allah’ı (c.c.) inkâr edenler daima var olmuştur. Yüce Allah En’am suresi 162. ayetiyle inanmayan veya putlara tapan bu kimselere karşılık Müslümanların namazıyla, niyazıyla, kurbanıyla, doğumundan ölümüne kadar bütün varlığıyla hayatının tamamını Yüce Allah’a adamasını emretmiştir. Çünkü hayatlarını Allah’a (c.c.) adayanlar muhakkak kurtuluşa erecektir. İnkâr edenler ve kötülükte direnenler ise Yüce Allah’ın huzuruna varılacağı gün gerçeği apaçık göreceklerdir.
İnsanların hayatının tamamının Yüce Allah’a adanmasıyla ilgili En’am suresi 162. ayetinde şöyle buyrulmuştur:

Okunuşu: “Kul inne salâtî ve nüsükî ve mahyâye ve memâtî lillahi Rabbi’l âlemîn.”
Anlamı: “De ki: ‘Şüphesiz benim namazım, kurbanım, hayatım ve ölümüm hepsi âlemlerin Rabbi Allah içindir.”
çok güzel bir site. sınaviçin lazımdı ve buldum.