Namaz, Kur’an’ı Kerim’de “salat” kelimesiyle ifade edilir. Salat; namaz kılmak, dua etmek ve yüceltmek anlamına gelir. İnsan namaz kılarken Allah’ı (c.c.) anar, O’na olan sevgi ve saygısını dile getirir. Kur’an-ı Kerim’de bu konuyla ilgili olarak “Muhakkak ki ben Allah’ım. Benden başka ilah yoktur. Bana kulluk et; beni anmak için namaz kıl.” buyrulmuştur.
Namaz, belli şartlara ve kurallara uygun olarak, günde beş vakit yerine getirilmesi Yüce Allah tarafından Müslümanlara emredilen bir ibadettir. Akıllı ve ergenlik çağına gelmiş her Müslümana farzdır. Kur’an-ı Kerim’in birçok ayetinde, insanların namaz kılması emredilmiştir. Bu ayetlerden birinde şöyle buyrulmuştur: “…Namazı dosdoğru kılın; çünkü namaz müminler üzerine vakitleri belli bir farzdır.”
Hz. Muhammed (s.a.v.) “… Dinin başı İslam, direği namaz, zirvesi ise cihattır.” ve “Cennetin anahtarı namaz, namazın anahtarı ise abdesttir.” diyerek namaza verdiği önemi belirtmiştir. Bu yüzden vaktinde kılınan namaz ibadetlerin en faziletlisi olarak görülmüş, tüm peygamberlere ve ümmetlerine emredilmiştir. Namaz, imanın bir göstergesidir. Çünkü Yüce Allah’a iman eden bir mümin, namaz kılarak O’nu hatırlar, O’na hamt eder ve övgüsünü dile getirir. O’nun yüceliği karşısında eğilir, O’na olan inancını ve saygısını gösterir. Kulluk görevini yerine getirir. Kendisine verdiği sayısız nimetlere karşı şükreder. Böylece Yüce Allah’ın rızasını kazanır.
Namaz kılan bir kimse Allah’ın (c.c.) huzuruna çıkar, O’nunla olan bağını güçlendirir. Sorumluluklarının farkında olur ve Yüce Allah’ın “(Resûlüm!) Sana vahyedilen Kitab’ı oku ve namazı kıl. Muhakkak ki, namaz, hayâsızlıktan ve kötülükten alıkoyar…” ayetine uygun olarak kötü davranışlar yapmaktan uzaklaşır. İyi ve güzel davranışlara yönelir. Böylece namaz kılan kişi ahlakını da güzelleştirmiş olur. Rabbiyle konuşur ve Hz. Muhammed’in (s.a.v.)“Secde; kulun Rabbi’ne en yakın olduğu andır.” hadisine göre Yüce Allah’a yakınlaşır. İslam dini namaza büyük önem vermiştir. Nitekim Hz. Muhammed (s.a.v.) kendisine yöneltilen “Amellerin en faziletlisi hangisidir?” sorusuna, “Vaktinde kılınan namazdır…” şeklinde cevap vererek bir Müslüman için namazdan daha değerli bir ibadet olmadığını ifade etmiştir.
Kıyamet gününde kulun ilk hesaba çekileceği amel olan namaz , insanın kurtuluşa ermesini sağlar. Nitekim Kur’an-ı Kerim’de bu konuyla ilgili şöyle buyrulmuştur: “Ey iman edenler! Rükû edin; secdeye kapanın; Rabb’inize ibadet edin; hayır işleyin ki kurtuluşa eresiniz.” Bir başka ayette de Yüce Allah müminlerin kesinlikle kurtuluşa erdiğini ve bu müminlerin özelliklerinden birinin de namazlarını titizlikle eda etmeleri olduğunu haber vermektedir.
Namaz kılan insan, günahlarından arınır. Çünkü günde beş vakit kılınan namaz, günahların Allah (c.c.) tarafından affedilmesine vesile olur. Nitekim bir gün Hz. Muhammed (s.a.v.), “Birinizin kapısı önünde günde beş defa yıkandığı bir nehir olsa, o kimsede kir namına bir şeyin kalabileceğini düşünebilir misiniz?” diye sorar. Sahâbe, “Hiç kir kalmaz.” şeklinde cevap verir. Bunun üzerine Peygamberimiz, “İşte beş vakit namaz da böyledir, Allah bu namazlarla günahları yok eder.” buyurur. Bir başka hadisinde de Hz. Muhammed (s.a.v.) namaz kılan insanın günahlardan arınacağını ve affedileceğini şöyle belirtir: “Bir Müslüman namaz vakti girdiğinde, güzelce abdest alır, huşu içinde rükûsunu tam yaparak namazını kılarsa geçmiş küçük günahları affedilir. Bu ömür boyunca devam eder.”
Kur’an-ı Kerim’de Hz. Lokman’ın (a.s) oğluna öğütleri arasında namazı özenle kılmak ve iyi ahlaklı olmak da yer alır. Şu ayet namazla güzel ahlak arasındaki yakın ilişkiyi en güzel şekilde ortaya koymaktadır: “Yavrum! Namazı dosdoğru kıl. İyiliği emret. Kötülükten alıkoy. Başına gelen musibetlere karşı sabırlı ol. Çünkü bunlar kesin olarak emredilmiş işlerdendir.”
Namaz, birlikte yaşama ve dayanışma bilinci geliştirir. Birlikte kılınan namazlar sayesinde Müslümanlar bir bütün olur, sıkıntılarını ve sevinçlerini paylaşma imkânı bulur. Aynı safta omuz omuza namaz kılar. Bu nedenle İslam dini namazın toplu olarak kılınmasına büyük önem vermiş, cemaatle namazı teşvik etmiştir. Nitekim Hz. Muhammed (s.a.v.) bir hadisinde “İnsanlar ezan okumanın ve namazda birinci safta bulunmanın ne kadar faziletli olduğunu bilselerdi, sonra bunları yapabilmek için kur’a çekmek zorunda kalsalardı kur’a çekerlerdi. Şayet camide cemaate erken yetişmenin ne kadar faziletli olduğunu bilselerdi, birbirleriyle yarışa girerlerdi…” buyurarak cemaatle namaz kılmanın faziletini vurgulamıştır.